Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Kurama değinen. Kılgın veya kılgısal deyimi karşıtıdır. Öğretisel anlamında da kullanılır. Bir anlamda görgül deyiminin de karşıtıdır, çünkü bilgi görgül düzeyden kuramsal düzeye sıçramıştır. Görgül ve kuramsal, bilgi edinme sürecinin iki basamağıdır. Duyumsal deneyimler ve gözlemler, öğrenme...
einstein
felsefeakımlarıfelsefe sözlüğü
kabala
kaos
karşıtların birliği
konvansiyonalizm
konvensiyonalizm
kültür
kuramsal
kurgu (spekülasyon)
kurgul felsefe
kütle
kutupluk
kuvvet
özdeşliği
savaşımı yasası
spekülatif felsefe
uylaşımcılık
Spekülatif Felsefe Nedir?
Spekülatif felsefe, nesnel gerçekliğe başvurmaksızın zihinsel kurgularla yapılan ve sürdürülen felsefeye verilen addır. Spekülatif felsefe, pratikle ilgilenmeksizin yalnızca bilme ve açıklama amacı besleyen düşünceyi söyleyen kurgudan yola çıkmaktadır. Spekülatif...
einstein
felsefeakımlarıfelsefe sözlüğü
kabala
karşıtların
karşıtların birliği
konvansiyonalizm
konvensiyonalizm
kültür
kurgu (spekülasyon)
kurgul felsefe
kütle
kutupluk
kuvvet
özdeşliği
savaşımı yasası
sokrates
spekülatif felsefe
toplumbilimde
uylaşımcılık
İş alanına geçmeyip yalnızca bilmek ve açıklamak amacını güden düşünce.
Kuram’la yakın anlamlıdır. Eyleme geçmek amacını taşıyan düşünceye karşıttır.
-Alinti-
Karşıt uçluluk. Doğasal, toplumsal ve bilimsel her olgu mecburi bir kutupluluk taşır. Engels, Doğanın Diyalektiği adlı yapıtında şöyle der: ’’Düşünceler de elektrik, manyetizm vb. Gibi kutupluluğa uğrar; karşıtlıklar içinde hareket ederler’’.
Kutupluluk deyimi herhangi bir birimin karşıt...
aristoteles
einstein
felsefeakımlarıfelsefe sözlüğü
hegel
kabala
kaos
karşıtların
karşıtların birliği
konvansiyonalizm
konvensiyonalizm
kültür
kütle
kutupluk
kuvvet
özdeşliği
savaşımı yasası
sokrates
toplumbilimde
uylaşımcılık
Özdeğin varlık biçimlerinden biri. Özdeğin sayısız varlık biçimlerinden birisi de alandır. Özdek deyiminin felsefesel bir kavram olduğundan habersiz bulunan metafizik ve idealist öğretiler yüzyıllar boyunca doğada bir ilk özdek aramışlardır. Buysa elmayı, armudu, ayvayı bir kenara bırakıp doğada...
Kültür sözcüğünün Latincede ekip ürün almak, üretmek manasına gelen “cultura” sözcüğünden geldiğini ve pek çok dünya dilinde aynı sözcüğün kullanıldığını duymuşsunuzdur.
Arapçada kullanılacak olan ve Türkçemizde de rastladığımız “hars” sözcüğü de “toprağın işlenmesi” manasına gelir. Yine...
Küçük parçalardan oluşmuş büyük parça. Toplumsal anlamda insan kalabalığını dile getirir ve yığın deyimi ile nitelenir. Metafizikçiler ve idealistler halk kütleleri’ni her zaman küçümsemişler ve tarihi büyük adamların (eş deyişle seçkinlerin, yöneticilerin, önderlerin, dahileri, önemli...
Yahudilerin yazılı olarak konulmuş olan tanrısal yasaları yanında ağızdan ağza geçen dinsel buyrukları İbrani felsefesinin ve söylence yazılarının toplamı. Tarihleri kesin bilinmez; en eskisi evrenin yaratılışı ile ilgilidir. Bu yapıt Yahudilerin ta menşeinden itibaren toplumun dini dolayısı ile...
Doğada, toplumda ve bilinçte tüm nesneler, olaylar ve süreçler içlerinde bir karşıtlık (eş deyişle eytişimsel iç çelişki) taşırlar, bu karşıtlık tüm devim ve gelişmenin kaynağıdır. Bu karşıtlıklar hem bir ‘birlik’ (biri olmadan öbürü de olmaz) hem de bir ‘savaşım’ (biri öbürünü daimi olarak...
Karşıtların birbirlerini dıştalamaları sonucu meydana gelen değişme. ‘Karşıtların savaşımı’ deyimi ile eşanlamlıdır. Eytişimsel özdekçi felsefe dilinde ‘karşıtlık’, çelişkisel bir ilişkidir ve bundan ötürü de ‘çelişme’ deyimi ile eşanlamlıdır. Ne var ki bu ‘eytişimsel çelişme’yi ‘mantıksal...
Karşıtların bir ve aynı oluşu, Hegel deyimidir. Hegel’e göre karşıtlar özdeştir, eşanlamda birbirlerinin içinde ve birbirleriyle aynıdırlar. Elealılar ve Platon-Aristoteles ve tüm idealizmin savına Hegel şöyle varmaktadır: Masayı niteliklerinden, eş deyişle kavramlardan soyutlarsak ortada...
Dr. Özer Ozankaya’nın hazırlamış olduğu Türk Dil Kurumunca yayınlanan toplumbilim terimleri sözlüğünde kavram (Os. Mefhum, Fr. Conception, İng. Concept) deyimi şöyle tanımlanmıştır: “Sözcüklere gerçek anlamlarını vermek ve bunlar düşünmek, olayların ve süreçlerin özünü kavrayıp temel yanlarına...
Konvensiyonalizm terimi, kişiler ya da partiler arası uzlaşma, uyuşma; hukuken uygulanabilir uzlaşma, anlaşma üstünde uzlaşılan ilke, yaygın şekilde kabul edilen kural, gelenek, teamül, inanç; bilimde temel kavramlar ve İlkeler (söz gelimi geometrik aksiyomlar) üstünde a priori yargılara ve...
Kavramcılık veya diğer adı ile Konseptüalizm, adcılık ve gerçekçiliğe karşı olarak, kavramların genel düşüncelerden ibaret bulunduğunu ve bunların gerçek olduklarını ileri süren Fransız düşünürü Abelardus’un uzlaştırıcı öğretisidir.
Orta Çağ Skolastiğinin son zamanlarında Realizm–Nominalizm...