Sevgili Küllük ^^

  • Konbuyu başlatan Whois
  • Başlangıç tarihi
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Eğer gittiğin yerlerde seni çok sevmezlerse onlara sevildiğinde çiçekler açtığını anlat.


images
 

aSk

New member
HanımZade
Katılım
2 Ocak 2018
Mesajlar
572
Tepkime puanı
948
Puanları
0
Yaş
32
Cinsiyet
Kadın
küülük.jpg

Küle döndüysen, yeniden güle dönmeyi bekle. Ve geçmişte kaç kere küle dönüştüğünü değil, kaç kere yeniden küllerin arasından doğrulup yeni bir gül olduğunu hatırla.
 
W

Whois

Guest
Kar yağardı buzlarımın üstüne
Isınmak istiyorum sadece
Uzaklaştırır yollar seni benden
Ben sana sığınmak istiyorum sadece
Hiçbir söz hiçbir yemin yetmiyor

Nefesinde boğulmak istiyorum sadece..

 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Ne zaman çığlık atsam beni duyan yine ben oldum doktor.. İhtiyaç yok insanlara..

37200286_1864372706972382_3301617926817185792_n.jpg
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Büyük balık küçük balığı özleyebilirdi.
Ama siz balıkların birbirini yediği bir hikâye anlatmayı seçtiniz.
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Birden doğrulup çevreme baktığımda kimsenin yanımda olmadığını, bana eşlik eden tek şeyin zaman olduğunu görüyorum doktor.. ^^


37022994_1858158440927142_5997541307646476288_n.jpg
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

"başkaları için yaptığınız ne varsa sizi daha da dibe sürüklüyor. vazgeçin, yalnız da yürünür bu sokaklarda."
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Yangın çıkmışta içeriden tek kare fotoğrafını kurtarmak için alevlere dalmışım.
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

"Bak şurası da benim kırılmışlığım, otur orada dinlen. Merak etme hiçbir cam parçası seni kesmez.
O cam parçaları göğü kanatır, sana dokunmaz."
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^



"Ama seni seviyorum." Çok buruk bir cümle değil midir? Kavuşamayacağımızı biliyorum ama seni seviyorum.
Bak sol yanım çürüdü bu dertten.


 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^


“Eğer bir gün canını sıkarlarsa ve gidecek yerin olmazsa beni ara. Çünkü sana kapı eşiğinde kalmanın ölmekten beter olduğunu göstermek en çok benim hakkım.”
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Kaldıramadığım şeylerin altında yavaş yavaş ezilirken beni kurtarmak için çabalamadığını hiç unutmuyorum.
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

''Yeri doldurulamayacak bütün boşlukları yaktım ben doktor.
Şimdi bu yüzden yok kimseye ihtiyacım. Ben artık kendime bile fazlayım.''
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Adını bilmediğim o güzel şarkılardan bir tanesi gibiydi.
Arasam bulamam, bir daha denk gelir miyim bilemem.
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

( Biraz Uzun..Belki Birazdan da Fazla ^^ )

neden gidemiyoruz?


çünkü bizi gidemeyeceğimize inandırdılar. ciddi bir gitmenin mümkün olmayacağını ve küçük küçük gitmelerin bile ciddi sorunlara yol açacağına inanmamızı istiyorlar. ve bunu beceriyorlar da.
rutine ve monotonluğa mecbur muyuz? neden her gün aynı saatte uyanmamız gerekiyor?
hiçbir işine yaramayacak şeyleri üretmekle, çoğaltmakla ya da pazarlamakla geçen ömürlerin sonunda salt pişmanlıkla ölüyor insanoğlu. bunun farkına vardığında ise çok geç oluyor. gidecek gücün varken, cesaretini kıracak görevlendirmelere tabii tutuyorlar. gidecek cesareti bulduğunda ise gücün olmuyor. öyle hissetmen için ellerinden geleni yapıyorlar. dahil olduğun sistemin genel işleyişi dışında bir hamle yaparsan, düzenin bozulur, rahat edemezsin. bu çark böyle gelmiş, böyle işlemek zorunda. bunu dayatıyorlar. başka bir yaşamın, başka türlü bir eskimenin mümkün olmayacağını ezberletiyorlar, özellikle öğrencilik yıllarında. -eskimek, onların yaşamak dedikleri- kariyer planlamaları, sınavlar, sınavlar, sınavlar. mezuniyetler, sonra tekrar sınavlar. tekrar mezuniyetler, atamalar, maaş arttırımları, toplum saygınlığı. bütün bu virgül aralarında ise bol bol stres, bol bol mesai, bol bol bağımlı yaşam. ki bu bahsettiğim onların sunduğu yaşamların neredeyse en iyisi. özgürlük kavramı, onlar için; işten eve dönerken, hergün yürüdüğün yollarda ıslık çalma hürriyeti. yaptığın, yapacağın ve yapman gereken her şey onlara ait, onların sorunu. ama ıslık çalacak keyfin olmaması senin problemin. bence yani.
suçlu onlar da değil aslında, onlara da böyle olmanın eğitimi verildi. çoğu insan yolculuğunu olmaktan korktuğu yerde tamamlıyor. örneğin, ortalama bir ofis insanını ele alalım. sıradan bir personelken müdürünün sergilemesinden yakındığı bütün davranışları, yıllar sonra, müdürlük yaptığı kurumlarda kendisi sergiliyor -sözüm meclisten dışarı değil- şikayet ettiği ne varsa alışkanlığı oluyor. bunun için yalnızca biraz zaman ve hükmetme gücü gerekli. sistemin gediklileri tarafından ezildiği için, artık erk olmaya ihtiyaç duyuyor. ve bu mertebenin getirdiği güce dayanarak, gediklilerin yaptığı ne varsa aynısını uyguluyor, uygulatıyor. çünkü bu düzende kalıcı olmak bunu gerektirir. işler böyle yürüyor. zulüm arttıkça zalimlik çoğalıyor. yani gücü yeten yetene. dünün mazlumları, bugünün azılı zalimleri.
biliyorum bana katılıyorsun. söylediklerimi haklı buluyorsun.
e o zaman gidelim buradan. neden gidemiyoruz ki? bizi tutan ne var? onların dayattıklarını neden yapmak zorundayız? bir etrafına baksana, burada işler iyi insanların istediği gibi yürümüyor.
hergün gördüğün bu suratlar sana benziyor mu? en yakınların, dostların, arkadaşların, sevgilin. ne uğruna yaşıyorlar? soruyor musun hiç? onları geçtim, kendine soruyor musun? en son ne zaman kendinle sohbet ettin? delilik miymiş bu, psikoloğun öyle mi diyor? si.... gidiniz lütfen, deseydin. aylak aylak dolaştığın bir günde, karşına çıkan sokak köpeklerini, kuşları, ağaçları kendine hayatındaki bütün insanlardan yakın hissettiğin anlar olmuyor mu senin de?
iyilik kavramını bile televizyonlardan seyrediyor, öğreniyoruz. kamera hangi açıdan çekmek isterse, o açıdan gördüğümüz olayları, iyi-kötü diye adlandırıyoruz. kiminin elindeki çiçek silah oluyor, kiminin elindeki bomba papatya demeti. her şey biraz ters açı, biraz dublajlı.
neyse işte, gidelim buralardan. bütün mağlubiyetlerimizi, kayıplarımızı, yıkılan umutlarımızı, kırılan kalplerimizi, gerçekleşemeyen hayallerimizi de yanımıza alıp gidelim. bir yere ulaşmak için de gitmeyelim üstelik. o yolculuğun kendisi için gidelim. varmak, tamamlamak demektir, bitirmek demektir. bitirmek ise, bir şeylerin sonlanması. hayatı boyunca bir şeyi aradığını düşün ve sonunda kavuştuğunu. bir süre o şeye sahip olmanın verdiği mutlulukla geçecek, sonra tekrar yola çıkmak isteyeceksin. ama bir bakacaksın ki, artık yaşamak için bir amacın kalmamış. ulaşmışsın artık aradığına. yıllardır hayatının neredeyse tamamı olan o arayış artık yok. ne büyük bir boşluk.
biten şeyler beni mutlu etmiyor, içeriği hiç önemli değil -özellikle pizza-
bu okuduğunuz satırlar bir “yola çıkmak, gitmek” manifestosudur. herhangi bir yere, herhangi bir yerden. terk ettiğiniz bir insan da olabilir, bir şehir de, bir yaşam da. yeter ki onurlu bir yola çıkış olsun. varacağınız yer hiç önemli değil. böyle durumlarda varmak, ölümle eşdeğer. yola çıkın. ama evden işe gider gibi değil. işlerin en yoğun olduğu zamanda, ceketinizi alıp istifanızı vermek gibi. rahmetli yakınınızın teneşirdeki görüntüsü gibi. fırtınadan sonra devrilen bir ağaç gibi.
aynı fikirdeysek, aynı kişiyiz.
.
gidelim.
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^


Hiç kimse bıraktığın yerde seni beklemez, özleyeceğin hayatları terketme.
 
W

Whois

Guest
Sevgili Küllük ^^

Yalnızlığını Örttüğün İnsan, Kalabalığa Karışınca İlk Seni Terkediyor. ^^
 
Üst
Alt