- Katılım
- 17 Kas 2017
- Mesajlar
- 2,165
- Tepkime puanı
- 3,443
- Puanları
- 0
- Yaş
- 35
- Cinsiyet
- Kadın
“umutsuz bir aşk çökmüşse gönlüne sabahın üçünde , özellikle onun orada , yerinde olmadığı kuşkusuna kapıldığında telefon etmeyi gururuna yediremiyorsan , ister istemez içe dönüp kendinle baş başa kalırsın ; o anda akrep gibi sokarsın kendini ya da hiçbir zaman postalamayacağın mektuplar yazarsın ona , ya da odanda ileri geri volta atarsın , hem küfür hem dua edersin , sarhoş olursun ya da kendini öldürecekmiş gibi davranırsın..bu gidişat bir süre sonra tatsızlaşır , bıktırır insanı.. yaratıcı biriysen -ama unutma , o anda boktan bir durumdasın- acılı anılardan ortaya elle tutulur bir şeyler çıkarabilir miyim diye sorarsın kendi kendine.. ve işte bir gece saat üç sularında başıma gelen tam buydu.. birden karar vermiştim ; çektiğim acıyı tuvale dökecektim.. o günlerde sıkı bir teşhirci olduğumu ancak şimdi , bu satırları yazarken anlıyorum..”