Sümeyrâ bint-i Kays (r.anha)

Uhud Savaşı’nda Müslümanların mağlubiyeti ve “Re*sû*lul*lah’ın şehit edildiği” ha*beri Medine’ye ulaştığında, cepheye giden kadınlardan biri de Sümeyrâ bint-i Kays idi (r.anha).

Uhud Savaşı’na Hz. Sümeyrâ’nın babası, kocası, kardeşi ve oğlu da katılmıştı. Fakat o bunlardan ziyade Re*sû*lul*lah’ı merak ediyordu. Uhud’a vardığında baba*sının, kar*deşinin, kocasının ve oğlunun paramparça olmuş cesetleriyle karşı*laştı. Hepsi de şe*hit olmuştu. Sahabiler, Hz. Sümeyrâ’ya baş sağlığı diliyorlar, sabır tavsiyesinde bulunuyorlardı. Sümeyrâ (r.anha) ise ısrarla Re*sû*lul*lah’ı soru*yordu. “Re*sû*lul*lah ne yapıyor, na*sıldır?” diyordu. “Allah’a hamd olsun o iyidir!” dediler. Ama onu inandıramadılar. Peygamberimizi gözleriyle görmek istiyor*du. Onun bulunduğu yeri bildirdiler. Sü*mey*râ (r.anha) koşa koşa oraya gitti. Re*sû*lul*lah’ın sağ olduğunu görünce büyük bir sabır ve teslimiyet içerisinde şöyle de*di:

“Anam babam size feda olsun, yâ Re*sû*lal*lah! Siz sağ olduktan sonra her türlü musi*bet hiç gelir bana.”

Evet, Hz. Sümeyrâ, babasını, kardeşini, kocasını ahirette görebileceğine ina*nıyordu. Çünkü onlar Allah yolunda şehit olmakla büyük bir makam kazanmış*lardı. Onlar için üzülmeye değmezdi. Gerçi, eğer şehit edilmiş olsaydı, Re*sû*lul*lah’ı da orada görebilirdi. Fakat onu dünya gözüyle daha fazla görmek, ondan daha fazla feyizlenmek istiyordu.

Diğer taraftan, onlar olmadan da İslamiyet gönülleri nurlandırmaya devam ederdi. Onların yerini başkaları alırdı. Fakat Re*sû*lul*lah’a bir zarar gelse, Müslümanların hâli ne olurdu? Re*sû*lul*lah’ın sıhhatini merak etmesinin sebebi buy*du. İşte onlar Re*sû*lul*lah’ı böyle seviyorlardı. Zaten onları yücelten ve erişilmez yapan sır da bu değil miydi?
 
Üst
Alt