Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Nefesin denize karışır
Tenime değerdi tenin
Terinle yıkanırdım nefes nefese
Aşk için doğdum ben
Aşık olmak benim işim
Yanık tenin
Sıcaktı ellerin
Seni seviyorum
Çok seviyorum derdin
Aşk için doğdum ben
Aşık olmak benim işim
Nereden bilebilirdim ki
O gece bir arkadaşın doğum gününde
Tanımadığım kalabalıkta
Sizi göreceğimi bir anıt gibi karşımda
Yoğun ve sağır bir sis perdesi içinde
Tanıştırıldım herkesle tanımadan kimseyi
Görebildiğim yalnızca
Sizin elleriniz gözleriniz ve sesiniz
Eller, eller elleriniz
Yüzler...
Sormadan tanı beni, dinle sen gözlirimi
Sözcükler yalan söyler gözler aldatmaz seni
Karşılıksız sorular bile bile sorulur
Ama asil cevaplar hep yalnızken verilir
Ne hayatlar yaşadım, kod adım leyla
Gerçeği sakın sorma söylemem asla
Doğrularla hatalarla, bembeyaz yalanlarla
Benden ne anladıysan...
Bulut geçti
Gözyaşları kaldı çimende
Gök rengi şarap
İçilmez mi böyle günde
Seher yeli eser
Yırtar eteğini gülün
Güle baktıkça çırpınır yüreği bülbülün
Bu yıldızlı gökler
Ne zaman başladı dönmeye
Kimse bilmez
Kalbim uzaklarda bilinmez bir yerlerde
Tarifi kül yeri meçhul
Müphem bir demde
Sonsuz topraklar ve gökyüzü sakladılar onu
Sır oldu gitti bir karanlık seherde
Rüzgarlar taşıyor kokusunu
Yakında, duyuyorum nefesini
Şimdi o sanki kollarımda
Söylediğim bir ninni
Öyle yakın, öyle yakıcı, öyle sahi...
Kadın eşinden ne bekler
Belki bir incelik, bir tatlı söz, bir öpücük
Veya bir yıldönümünde sıradan bir hediye küçücük
Bazen sıcacık bir bakış
Bazen bir gülüş bir sımsıkı sarılış
Her sabah her güne kollarında uyanış
Söylenecek söz artık bitmişse
Söyleyin bana beraberlik ne diye
Ne diye
Her gün...
Bu yol korkaklar için değildir
Bu sulardan her babayiğit içemez
Bu köprüden benim diyen geçemez, geçemez
İyi oldu gelmediğin, iyi oldu gelmediğin...
Yumuşak bir yürek gerek
Sevgi kadar derin gözler
İnançlı bir bilek gerek
İyi oldu gelmediğin, iyi oldu gelmediğin...
Sen okyanus mavisine uzaksın...
Ben güzele güzel demem güzel benim olmazsa
Ben elime el derim el yarim olmazsa
Adım sanım bellolmaz, yazım okunmaz
Tek adımda karşıma yoldaşım çıkmazsa
Başım alıp gideyim, derdimi kimlere dökeyim
Bin adımda karşıma yoldaşım çıkmazsa
Ver elin avcuma
Seni basam bağrıma
Feda olsun bu canım
Seni...
Senle başlar yeni bir zaman
Kalkar engel seversen sen, kim tutar ki
Sev yarın son gün gibi
Yıllarca sürer belki
Sev sürdür bu sevdanı, istekli heyecanlı
Son aynı nasıl olsa
Sen ne söylesen de
Hiç istemesen de aşk aynı bu dünyada
Kadınlar hep aynı
Erkekler hep aynı
Kavgalar hep aynı, hep aynı...
Gülünce dudakların bir gonca güle benzerdi
Ben dudaklarını sense gülleri severdin
Güller ve dudaklar şimdi ne kadar acı ve gizli
Eski bir aşkı anlatır
Güller ve dudaklar şimdi
Döküldü yapraklarım, mazim denen o bahçeye
Kayboldu dudakların seven yok artık gülleri
Güller ve dudaklar şimdi ne...
ne bir ses ne de haber
gelmiyor artik senden
oylece kalakaldim da deli hasretinle ben
bir yabanci selami ile huzunlere daldim
kendi ellerimle ben beni kederlere saldim
sonunda bir oyuncak kara sevda aldim senden
yani degismedim hala oyle biraz cocuk kaldim
yok oyle el gibi durma gul biraz
sana...
Ne güzel bir gece
Sanki daha aydınlık
Sanki bir kapı
Yarınlara aralık
Hem yarından önceki büyük umutlarla
Hem dünden sonraki pişmanlıkla karışık
(x4)
Dünden sonra yarından önce
Yaşam durur umut bitince yaşayamadıkça özgürce
Mutluluklar biter
Sevsende
Ne güzel olurdu
Hep seninle paylaşmak
Tüm...
nasil oldu anlamadim tanistik birdenbire
nedenini sorma bosyere
seni kucaklamak geldi icimden
kendimi tutamadim
iste geldim yanina
anladim sendin aradigim hayatim boyunca
kim kosup acmaz hemen ask kapiyi calinca
yalniz yasamak zor
beklemek ondan da zor
cektikleri artik yeter gel benimle ol...
Birisi var aşkı bulmuş sonra yitirmiş
Son durakta dönmeyen bir yolcu bekleyen
Susamış bahar çiçeklerini özlemiş
Bir hüznün içinde, hüzün onun içinde
Gözbebeklerindeki aydınlık şimdi çok uzak
Yüreği fırtınada çırpınan kanatlar gibi yumuşak
Birisi var aşkı bulmuş, sonra yitirmiş
Kuytularda...