III. Mehmed, divan edebiyatındaki mahlasıyla Adlî (26 Mayıs 1566, Manisa – 21 Aralık 1603, İstanbul), 13. Osmanlı padişahı ve 92. İslam halifesidir. Tahta çıktığı 1595 yılından ölümüne kadar padişahlığını sürdürmüştür. Sancaktan gelip tahta çıkan son şehzadedir. I. Süleyman'dan 30 yıl sonra sefere çıkan ilk padişahtır.
Padişahlık Öncesi |
Saltanatı Kardeş katli meselesi |
35. Padişah Mehmed Reşad kılıç kuşanma merasiminin ardından dedelerinin kabirlerini ziyaret ederken III. Mehmed'in kabrini ziyaret etmez ve "Ben çocuk katilinin kabrini ziyaret etmek istemiyorum." der. Bu olay Osmanlı Hanedanı'nın da bu meseleden rahatsızlık duyduğuna örnek olarak gösterilir.
Avusturya ve Eflak Seferler |
Sinan Paşa, Eflak Prensi Mihai Viteazul üzerine seferler düzenlemiştir. Osmanlı kuvvetleri Bükreş ve Tırgovişte'yi ele geçirmişler fakat çok geçmeden Mihai karşı saldırıya geçmiş ve Osmanlı kuvvetleri geri çekilmek zorunda kalmıştır. Bu sırada bataklıklara düşen Osmanlı askerlerinin büyük bir kısmı ölür. Daha sonra Tuna'dan karşı kıyıya geçilirken gerekli önlemlerin alınmamasından dolayı yeni bir saldırıya maruz kalan Osmanlı akıncıları çok büyük kayıplar vermiştir.
Estergon Kalesi'nin düşmesinden sonra Tuna kıyısındaki Vişegrad da düşmanın eline geçmiştir. Birçok önemli kale ve şehirlerin kaybedilmesi İstanbul'da devlet erkanı ve yeniçerilerin tepkisine neden oldu. Yeniçeriler de sultanın sefere çıkmasını istiyorlardı.
Eğri Kalesi'nin fethi |
Haçova Muharebesi |
Eğri Kalesi'nin fethinden sonra Osmanlı birlikleri ilerleyerek 15 Ekim 1596 günü Haçova'da büyük bir Avrupa ordusuyla karşılaştı. Bu ordu da Avusturyalı, Alman, Erdelli, Macar, İtalyan, İspanyol, Fransız, Hollandalı, Belçikalı, Çek, Hırvat, Sırp, Slovak ve Leh kuvvetleri vardı. Böylece Haçlı Ordusundaki asker sayısı 300 bini bulmuştu. Osmanlı Ordusu ise 140 bin askerden ibaretti. Avusturya Arşidükü III. Maximilian komutasındaki düşman kuvvetleri ile yapılan Haçova Savaşı'nda Osmanlı birlikleri, düşman birliklerinin tüfek atışlarına maruz kaldı. Pek çok Osmanlı askeri öldü.
Osmanlı cephesinde ordu merkezinin ele geçirilip padişahın ayrıldığı haberinin yayılması üzerine yeniçerilerin çoğu geri çekildi ve Haçlı ordusu zafer kazandığını düşünerek yağmaya başladı. Bu sırada ordunun geri hizmetlileri olan oduncular, çadırcılar, uşaklar, deveciler ve aşçılar ellerine geçirdikleri kazma, odun yarması, balta, tırpanı kazan ve kepçeleri ile düşmana karşı saldırmaya başladılar. Haçlı ordusu yağmaya katıldığından düzeni bozulmuştu ve bu ani saldırı da bir paniğe yol açtı. Düşmanın gerilemesi üzerine akıncılar, yeniçeriler tekrar toparlanarak Haçlı ordusunun üstüne saldırınca da beklenmeyen bir zafer kazanıldı ve Osmanlılara Viyana yolu açıldı (26 Ekim 1596). Bu savaşı kazanılmasında geri hizmetlilerin katkısı olduğundan bu savaş literatürde "Kepçe Kazan Savaşı" olarak da bilinir.
Haçova Savaşı'ndan sonra Sultan III. Mehmed İstanbul'a döndü. Avusturya cephesine Satırcı Mehmed Paşa atanmıştı. Tata Kalesi'ni geri almayı başaran Satırcı Mehmed Paşa, Budin'in kuzeyindeki Vaç bölgesinde düşman kuvvetleri karşısında başarılı olamadı. Bu arada Avusturya temsilcileri ile bir barış antlaşması yapılmaya çalışıldıysa da, olumlu bir sonuç alınamadı. Bir süre sonra Avusturya kuvvetleri 1594 yılında fethedilen Yanıkkale'yi (Raab Kalesi) ele geçirdiler (1598).
Kanije Kalesi'nin Fethi ve Kanije Savunması |
Belgrad'da kışı geçiren Damat İbrahim Paşa, Kanije Kalesini kuşatıp sıkıştırmaya başladı. Kuşatma devam ederken kale içinde esir olan Osmanlı askerleri canlarını feda etmek uğruna havaya uçurdukları barut deposu kalenin harap olmasına yol açtı. Ancak yine de teslim olmayan Kanije Kalesi'nin yardımına bu seferde Philippe Emmanuel komutasındaki 20.000 kişilik bir ordu geldi. İki ateş arasında kalan Osmanlı ordusu savaşmaya devam etti. Yardıma gelen düşman ordusunun geri çekilmesi üzerine, 40 gün süren bir kuşatmadan sonra Kanije teslim oldu.
Beylerbeyliğin merkezi Kanije'ye alındı, Kanije Beylerbeyliği Tiryaki Hasan Paşa'ya verildi. Sultan III. Mehmed bu başarısından dolayı Damat İbrahim Paşa'ya kendisi padişah olarak yaşadığı sürece sadrazamlıkta kalacağı vaadinde bulundu (10 Eylül 1601). Kanije kalesini geri almaya çalışan Arşidük Ferdinand, Kanije'yi büyük bir orduyla kuşattı. Tiryaki Hasan Paşa komutasındaki az sayıda asker kaleyi iki aydan fazla süre başarıyla korudu. Yiyecek içecek malzemesi ve cephanesi tükenmeye başlayan Osmanlı kuvvetleri beklenmedik bir çıkışla kendisinden kat kat üstün görünen düşman ordusunu Kanije Kalesi önünde yendi (18 Kasım 1601). Bu zaferden sonra 1603'de İstolni-Belgrad ve Estergon da geri alındı.
Diplomatik ilişkiler |
Mimarî Çalışmalar |
Ölümü |
Ailesi Eşleri |
- Handan Valide Sultan (ö. 1605, Topkapı Sarayı) - I. Ahmed ve olasılıkla önceden vefat etmiş olan Şehzade Süleyman'ın, iki de hanım sultanın annesidir.
- Valide Sultan (ö. 1623) - I. Mustafa'nın annesidir.
- ........... Haseki (ö. 7 Haziran 1603) Şehzade Mahmud'un annesidir.
- ......... Haseki (ö. 1598)
- Mahpeyker
Erkek çocukları |
- Şehzade Selim (1580 - 20 Nisan 1597
- Şehzade Cihangir (1581 - 1596)
- Şehzade Mahmud (1587 - 7 Haziran 1603) - Babası III. Mehmed tarafından 7 Haziran 1603'te boğdurtuldu.
- I. Ahmed (18 Nisan 1590 - 22 Kasım 1617)
- I. Mustafa
Kız çocukları |
- ......, Ekim 1604'te Damad Mustafa Paşa ile evlenmiştir.
- ...... Sultan, Ekim 1604'te Kara Davud Paşa ile evlenmiştir.
- ...... Sultan, 10 Ekim 1612'de Damad Mahmud Paşa Cagaloglu ile evlenmiştir.
- ...... Sultan, Tiryaki Hasan Paşa ile evlenmiştir.
- ...... Sultan, Ali Paşa ile evlenmiştir.
- ...... Sultan, (ö. 1628)
III. Mehmed Türbesi |
III. Mehmed Türbesi, I. Ahmed tarafından yaptırılmıştır.
Türbe, III. Mehmed'in ölümünden sonra, 1608 - 1609 yıllarında I. Ahmed'in emriyle inşa edilmiştir. Ayasofya Camii'nin avlusunda yer alan türbenin inşasını 1608 yılında dönemin baş mimarı Dalgıç Ahmed Paşa başlatmış, daha sonra Sedefkar Mehmet Ağa tamamlamıştır. Sekizgen türbenin dışı mermer kaplı olup, üstü iki kubbe ile kapatılmıştır. Giriş kısmında üç kemerli bir revak bulunuyor. Yapının içinde üç sıra pencere var. İç kısım İznik çinileri ve kalemişi süslemelerle bezelidir. Türbenin iç ve dış kısmında, çeşitli yerlerde kitabeler bulunmaktadır. Giriş kapısının kemerinin hemen üstünde de iki satırlık bir kitabe yer alıyor
Ruh-ı pak-i Hazreti Sultan Mehmed Han içun-farz-ı ayn oldu şam u seher her salihe daima firdevs-i a’ladâ meşam canına,
İrişe Gülizar-ı kutsiden muattar rayiha-azm-i Firdevs ettiğine hükmüya tarihtir. Okuyun Sultan Mehmed can-i çün
Türbe içinde III. Mehmed'in, Handan Sultan'ın, I. Ahmed'in şehzadeleri ve kızları ile Ayşe Sultan'ın mezarları bulunmaktadır. Türbede toplam 26 sanduka var. Ayrıca, türbe 2009 yılında restore edilmiştir.
Kaynak Topragizbiz.com