- Katılım
- 26 Eyl 2016
- Mesajlar
- 654
- Tepkime puanı
- 13
- Puanları
- 0
- Cinsiyet
- Kadın
Fakir insanlar her zaman ne yapılacağı konusunda emindir: Para kazanmak zorundalar, bir ev inşa
etmek zorundalar, bir araba almak zorundalar;
Onları bekleyen bir program vardır hep. Meşguldürler.
Bugün Amerika'da olan budur: Ne kadar zenginleşirlerse, o kadar mutsuzlaşıyorlar; daha çok
zenginleştikçe o kadar ne yapacaklarını şaşırıyorlar.
Zengin insan ızdırap içindedir ve ayrıca umutları da tükenmiştir. Istırap iki katıdır. Zengin bir adamdan daha fakirini bulamazsın; o iki kat daha fakirdir. O geleceğe yansıtılmış olarak kalır ve o bilir ki gelecek hiçbir şey sağlamayacak çünkü neye ihtiyaç duyacaksa zaten ona sahiptir. Başı belaya girer, zihni giderek daha çok kaygılı, vesveseli hale gelir. Acı çeker.
Paranla ne yapacaksın? Daha çok paran olduğunda onunla ne yapacaksın?
Yapabileceğin şeyi yapacaksın ve şayet birazcık para seni mutsuz ediyorsa,
daha çok para seni daha çok mutsuz yapacak. Bu çok basit bir toplama işlemi.
Zengin insan herşeye sahip olduktan sonra mutluluk aklına gelir
Herkese mutlu olmak için ne yapılması gerektiğini sorar ve elbette ona tavsiyede bulunmaya hazır bin bir tane insan vardır ve o hepsinin tavsiyesine uyar.
Ve onların tavsiyelerine uydukça daha da çok aklı karışır.
Sadece daha iyi bir beden, daha sağlıklı bir beden hiçbir fark yaratmaz.
Sahip olacağın daha çok enerjiyle, mutsuz olmak için tüketebileceğin daha çok enerjiye sahip olacaksın ama mutsuz olacaksın.
Gerçekten arayıştaysan hiçbir şeyin faydası olmaz, o zaman bir çıkar yol yoktur.
Gerçek bir arayan arayışın ta sonuna kadar gidendir ve tüm arayışın saçmalık olduğunu fark eder.Arayışın kendisi de bir çeşit arzudur.Arzudan tamamen kurtulan mutlu olur...
O saadettir, o hakikattir, o ilahidir O maneviyattır.
(Alıntı)
etmek zorundalar, bir araba almak zorundalar;
Onları bekleyen bir program vardır hep. Meşguldürler.
Bugün Amerika'da olan budur: Ne kadar zenginleşirlerse, o kadar mutsuzlaşıyorlar; daha çok
zenginleştikçe o kadar ne yapacaklarını şaşırıyorlar.
Zengin insan ızdırap içindedir ve ayrıca umutları da tükenmiştir. Istırap iki katıdır. Zengin bir adamdan daha fakirini bulamazsın; o iki kat daha fakirdir. O geleceğe yansıtılmış olarak kalır ve o bilir ki gelecek hiçbir şey sağlamayacak çünkü neye ihtiyaç duyacaksa zaten ona sahiptir. Başı belaya girer, zihni giderek daha çok kaygılı, vesveseli hale gelir. Acı çeker.
Paranla ne yapacaksın? Daha çok paran olduğunda onunla ne yapacaksın?
Yapabileceğin şeyi yapacaksın ve şayet birazcık para seni mutsuz ediyorsa,
daha çok para seni daha çok mutsuz yapacak. Bu çok basit bir toplama işlemi.
Zengin insan herşeye sahip olduktan sonra mutluluk aklına gelir
Herkese mutlu olmak için ne yapılması gerektiğini sorar ve elbette ona tavsiyede bulunmaya hazır bin bir tane insan vardır ve o hepsinin tavsiyesine uyar.
Ve onların tavsiyelerine uydukça daha da çok aklı karışır.
Sadece daha iyi bir beden, daha sağlıklı bir beden hiçbir fark yaratmaz.
Sahip olacağın daha çok enerjiyle, mutsuz olmak için tüketebileceğin daha çok enerjiye sahip olacaksın ama mutsuz olacaksın.
Gerçekten arayıştaysan hiçbir şeyin faydası olmaz, o zaman bir çıkar yol yoktur.
Gerçek bir arayan arayışın ta sonuna kadar gidendir ve tüm arayışın saçmalık olduğunu fark eder.Arayışın kendisi de bir çeşit arzudur.Arzudan tamamen kurtulan mutlu olur...
O saadettir, o hakikattir, o ilahidir O maneviyattır.
(Alıntı)