Hem solo çalgı olarak hem de eşlikte olağanüstü başarı gösteren
viyolonselin
notaları dördüncü çizgi ‘fa’ anahtarıyla yazılır. İnce sesler için dördüncü çizgi ‘do’ anahtarı, daha ince sesler için sol anahtarı kullanılır. Bu çalgının telleri viyoladan bir oktav daha kalın ses verir. Pizzicato çalındığında keman ve viyoladan daha dolgun tınlar. Kemandan oldukça büyük olan viyolonselin yay tekniği keman ve viyoladan değişiktir. Kemanla aynı aileden geldiği için yine dört telli bir çalgıdır. En ince tel olan La teli, yoğun renk özelliklerine sahiptir.Tutkulu, coşkulu ve dokunaklı melodiler, bu tel için yazılır. Re teli; daha yumuşak, kırgın ve içe dönük tınılar üretir. Sol ve Do tellerinin ise birbirine yakın görkemli ve olgun tınıları vardır. Orkestrada viyolonsel gurubunun öncelikli işlevi, genelde kontrabasla birlikte bas partisini seslendirmektir. Bu olağanüstü tını zenginliğindeki çalgıyı yalnızca bir bas çalgısı olarak algılamak yanlıştır. Temalar, eşlik figürleri ve orkestraya canlılık katan hızlı ve teknik güçlükte her çeşit pasaj, viyolonselin görev alanındadır. Etkili tınısına duyulan güvenç dolayısıyla viyolonsel gurubuna ana temayı duyurma görevi de verilir. Viyolonsel grup şefi tarafından yorumlanan solo partilere de sıkça verilir. Bir eserin ana temasını dile getirmekte hiçbir çalgı, viyolonsel kadar insan sesine yakın olamaz. Çalgıların hiçbiri, yürekten gelen sesleri onun gibi içtenlikle anlatamaz. Viyolonsel, insan sesinin üç türünü de ses alanında toplamıştır. Tenorla gençliği, baritonla olgunluğu, basla ciddiyeti ve egemenliği yansıtır. İnce sesleri veren la telinin, yükselen duyguları belirten soluklu bir anlatımı vardır. Ortadaki iki tel, içtenlikli sesiyle ılımlı duyguları anlatır. Do teli ise gizemli ezgiler taşıyan tınısıyla son derece etkileyicidir.