- Katılım
- 3 Ocak 2017
- Mesajlar
- 1,891
- Tepkime puanı
- 2,961
- Puanları
- 0
- Web sitesi
- www.mevsim.org
- Cinsiyet
- Erkek
Uma Thurman’ın, Kill Bill filminde Quentin Tarantino’nun fiziksel ve psikolojik şiddetine maruz kaldığı zamanları hepimiz hatırlıyoruz. Tepkilerin de çığ gibi büyüdüğü olaylar silsilesinde, arkasında birçok seveninin olduğunu gören Thurman, bu sefer “Pulp Fiction” filmindeki “Mia Wallace” karakteri hakkında konuştu. Pulp Fiction (Ucuz Roman), Quentin Tarantino yönetmenliğinde, Roger Avary ile birlikte yazılmış 1994 yapımı ve kült kabul edilen bir filmdir. En İyi Film dahil 7 dalda Oscar’a aday gösterilmiş ve En İyi Orijinal Senaryo Ödülü’nü almıştır. Aynı zamanda 1994 Cannes Film Festivali’nde en iyi film ödülünü alarak “Altın Palmiye” ödülünün de sahibi olmuştur. IMDB tüm zamanların en iyi filmleri sıralamasında ise 4. sıraya yerleşmiştir.
Film sayesinde karakteriyle çatıştığı çoğu şeye karşı daha olumlu baktığını ve yapamadıklarını yapmaya başladığını anlatan güzel oyuncu Thurman, verdiği röportaj ile oynanan rolün kişi üzerindeki etkilerini bizlerle paylaşmış oluyor.
Uma Thurman kimdir?
1970 doğumlu ABD’li oyuncu olan Uma Thurman, Quentin Tarantino’nun yönetmenliğini yaptığı Pulp Fiction ve Kill Bill adlı filmlerde aldığı rollerle tanınmıştır. Kamera karşısındaki ilk deneyimini 1987’de “Kiss Daddy Goodnight” adlı filmde yaşayan Thurman, 2006 yapımı “My Super Ex-Girlfriend” filmiyle kariyerinin en yüksek ücretini (14 milyon $) kazandı.
Pulp Fiction ne anlatır?
Ringo ve Yolanda birbirlerine aşık soyguncu bir çifttir. Ve bu soygun işine daha fazla heyecan katmak için ikili bir plan yapar. Jules ve Vincent sıradan iki gangster, patronları Marcellus Wallace’ı dolandırmaya çalışan birkaç kişiyi öldürmeye giderek günlük rutin işlerinin peşine düşerler. Sürekli bir bela zincirlemesiyle ilerleyen filmde, tüm karakterler farklı mekan ve zamanlarda olağanüstü paralel kurgu tekniği ile bir araya getirilerek seyirciye karmaşanın tam anlamı gösterilir. Los Angelas Kaliforniya’da bir mafyanın yaşamını anlatan film, aksiyon sahneleri ve müthiş olay akışıyla hafızalara kazınmış durumda.
İlk olarak Mia Wallace karakterini oynamayı reddeden Thurman’ı Tarantino ikna etmeye çabalıyor. Tüm ısrarının sonucunda olumsuz bir sonuca fırsat vermek istemeyen Tarantino, filmin senaryosunu telefonda Thurman’a okuyor ve zaferini kazanıyor!
“Dans etmekten çok korkardım”
Gençlik zamanlarındaki kafa yapısı ve korkularını paylaşan Thurman, sevenlerine kendisiyle alakalı birçok ipucu veriyor. Pulp Fiction’da canlandırdığı Mia Wallace’ın bazı sahnelerinin kendisini korkuttuğunu ifade eden Thurman, dans sahnesinden aşırı çekindiğini, kendine karşı güvensiz olduğunu ve dans etmekten korktuğunu paylaştı. Biraz çabalayıp başladıktan sonra kendini durduramamış ve hayallerinin gerçek olduğunu hissetmiş! Filmdeki en can alıcı karakter olan “John Travolta”, Thurman’da da aynı etkiyi yaratarak, onun karşısında olmaın ve oynamadın gerçekten zor bir şey olduğundan da sıkça bahsediyor. Tarantino’nun oyunculara sunduğu diyalogları çok sevdiğini belirten oyuncu, doğru insanla birlikte olmak gibi bir duyguyla senaryoyu benimsediğini söylüyor.
Dans en zorlandığı ve korktuğu sahneymiş fakat deneyene kadar! Kendine olan güveninin de geldiği bu anlarda herkese ışık tutabilecek bir atak yaptığını söylemeden geçmeyelim!
Film sayesinde karakteriyle çatıştığı çoğu şeye karşı daha olumlu baktığını ve yapamadıklarını yapmaya başladığını anlatan güzel oyuncu Thurman, verdiği röportaj ile oynanan rolün kişi üzerindeki etkilerini bizlerle paylaşmış oluyor.
Uma Thurman kimdir?
1970 doğumlu ABD’li oyuncu olan Uma Thurman, Quentin Tarantino’nun yönetmenliğini yaptığı Pulp Fiction ve Kill Bill adlı filmlerde aldığı rollerle tanınmıştır. Kamera karşısındaki ilk deneyimini 1987’de “Kiss Daddy Goodnight” adlı filmde yaşayan Thurman, 2006 yapımı “My Super Ex-Girlfriend” filmiyle kariyerinin en yüksek ücretini (14 milyon $) kazandı.
Pulp Fiction ne anlatır?
Ringo ve Yolanda birbirlerine aşık soyguncu bir çifttir. Ve bu soygun işine daha fazla heyecan katmak için ikili bir plan yapar. Jules ve Vincent sıradan iki gangster, patronları Marcellus Wallace’ı dolandırmaya çalışan birkaç kişiyi öldürmeye giderek günlük rutin işlerinin peşine düşerler. Sürekli bir bela zincirlemesiyle ilerleyen filmde, tüm karakterler farklı mekan ve zamanlarda olağanüstü paralel kurgu tekniği ile bir araya getirilerek seyirciye karmaşanın tam anlamı gösterilir. Los Angelas Kaliforniya’da bir mafyanın yaşamını anlatan film, aksiyon sahneleri ve müthiş olay akışıyla hafızalara kazınmış durumda.
İlk olarak Mia Wallace karakterini oynamayı reddeden Thurman’ı Tarantino ikna etmeye çabalıyor. Tüm ısrarının sonucunda olumsuz bir sonuca fırsat vermek istemeyen Tarantino, filmin senaryosunu telefonda Thurman’a okuyor ve zaferini kazanıyor!
“Dans etmekten çok korkardım”
Gençlik zamanlarındaki kafa yapısı ve korkularını paylaşan Thurman, sevenlerine kendisiyle alakalı birçok ipucu veriyor. Pulp Fiction’da canlandırdığı Mia Wallace’ın bazı sahnelerinin kendisini korkuttuğunu ifade eden Thurman, dans sahnesinden aşırı çekindiğini, kendine karşı güvensiz olduğunu ve dans etmekten korktuğunu paylaştı. Biraz çabalayıp başladıktan sonra kendini durduramamış ve hayallerinin gerçek olduğunu hissetmiş! Filmdeki en can alıcı karakter olan “John Travolta”, Thurman’da da aynı etkiyi yaratarak, onun karşısında olmaın ve oynamadın gerçekten zor bir şey olduğundan da sıkça bahsediyor. Tarantino’nun oyunculara sunduğu diyalogları çok sevdiğini belirten oyuncu, doğru insanla birlikte olmak gibi bir duyguyla senaryoyu benimsediğini söylüyor.
Dans en zorlandığı ve korktuğu sahneymiş fakat deneyene kadar! Kendine olan güveninin de geldiği bu anlarda herkese ışık tutabilecek bir atak yaptığını söylemeden geçmeyelim!