Müstehap ne Demek Kısaca Açıklar mısınız

Kelime anlamı hoş karşılanan ve güzel görülen demektir. Istılahta ise Resûlüllah Efendimizin (asm) arasıra yaptıkları şeydir. Kuşluk namazı gibi. Müstehab`ın yapılmasında sevab vardır. Yapılmaması hâlinde ise, sadece bu sevabdan mahrumiyet söz konusudur.

Müstehap çoğu kez mendup, nâfile, tatavvu, âdâb gibi tabirlerle eş anlamlı olarak kullanılır ve yapılması terkinden evlâ olan fiiller arasında en alt sırayı işgal eder. Bundan sonra yapılması ile terkedilmesi müsâvi olan mubah fiiller gelmektedir.

Sünnet ve müstehap fiiller, daha genel ifade ile mendup fiiller, farz ve vâcip grubundaki dinî ödevlerin ve bütün beşerî-sosyal ilişkilerin daha anlamlı ve verimli olmasına yardımcı olan, bir bakıma onları koruyan, onlara maddeten ve ruhen hazırlık niteliği taşıyan yardımcı fiillerdir.

Bir yönü ile Hz. Peygamber’in güzel ahlâkını, öneri ve teşviklerini bir yönü ile de İslâm toplumlarının ibadet hayatıyla ilgili olumlu çizgisini ve deneyim birikimlerini yansıtır. Müstehap ve sünnetlerin sürekli terki vâciplerde ve farzlarda da tembellik ve ihmale yol açabileceğinden doğru bulunmamıştır.

Müstehaplar ibadetlerin ve beşerî ilişkilerin daha güzel ve verimli olmasını sağlamayı başaran âdâb ve ahlâk kuralları niteliğindedir. Meselâ sabah namazının ortalık aydınlanıncaya kadar, sıcak mevsimlerde öğle namazının serin vakte kadar geciktirilmesi, akşam namazında acele edilmesi böyledir. Müstehabın terki dinen kınamayı gerektirmeyip yalnızca evlâ ve güzel olanı terk mânası taşır.

Farz, vâcip, sünnet ve müstehabı bir ömekle açıklayabiliriz: Bir insanın başı ve gövdesi farz, kolları ve bacakları vâcip, kulakları, saçları ve tırnakları güçlü sünnet, kaşları ve tüyleri az güçlü sünnet, renginin temiz ve sadeligi de müstehap yerindedir. Bu örneğe vurduğumuzda ibadetlerin koşulları ve rükünleri de farz gibidir. Yani başı olmayan insan, nasıl insan olarak kalamazsa, koşulu, meselâ abdesti ve rüknü, meselâ secdesi olmayan namaz da namaz olmaz.


-Alinti-
 
Üst
Alt