Felsefe - Hikmet İlişkisi
Varlık, bilgi ve değer üzerine tam ve bütün bir bilgiye ulaşılmasına hikmet (bilgelik/sophia) denir. Hikmet, bütün olan bitenlerin esasını bilmektir. Hikmet tümel bir bilgidir, yani her şeyi kuşatan bilgidir. Felsefe ise böyle bir iddiada değildir. Felsefede sorgulama esastır, felsefe hikmete ulaşma amacında değildir. Felsefe, hikmeti sevme ve ona yönelme anlamında bir bilgidir.
Düşünme faaliyeti içinde kullanılan “Nedir?” tarzındaki felsefi sorularla varlığın özü, insan bilgisinin imkan ve sınırları, insanın evrendeki yeri belirlenmeye çalışılır.
Bu tip soruların eksiksiz ve kesin bir cevaba ulaşması varlık, bilgi ve değer üzerine tam ve bütün bir bilginin ortaya çıkması veya bir insanın böyle bir bilgiye sahip olabilecek ölçüde olgunluğa ermesi hâli, yani bilgeliktir.
Bilmeyen ve bilmediğini bilen, çocuktur; ona öğretin!
Bilen ve bildiğini bilmeyen, uykudadır; onu uyandırın!
Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen, aptaldır; ondan sakının!
Bilen ve bildiğini bilen, liderdir; onu izleyin!
Konfüçyüs
FELSEFE – HİKMET İLİŞKİSİ
- Hikmet, bütün olup bitenlerin esasını bilmektir.
- Felsefe her şeyi bilme iddiasında değildir.
- Felsefe hikmete ulaşmak anlamında değil, onu sevme, ona hasret duyma, yönelme anlamında bir bilgidir.
Kaynak: Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf “Felsefeye Giriş” ve “Sosyolojiye Giriş” Dersleri Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Diğer Ders Notları (Ömer YILDIRIM)