M
Muzik
Guest
Gönlü gerçek rüyalar gören tüm güzellikler için bu satırlar…
Gülüşümün ardında saklı hayat
Bir sabah uyandım. Tüm kırıldığım anları unutup sevgiyle sarmalandığım yeni bir güne merhaba dedim. Bilmem kaçıncı kez ve aslında ilk defa bir kıyafet giyer gibi benimseyip en güzelini ben giydim. Hayatımın en önemli sahnesine çıktım o gün. Daha bir gün öncesinde hissettiğim kırgınlığın hiçbir önemi yoktu. Onunla tanıştığım ana döndüm ve bu adam yolun diğer ucunda tam da hayal ettiğim gibi beni gözlüyordu. Beni anlamadığını düşündüğüm her an için, işte o gün orda ona evet derken, affettim onu…
Bir kayıkhanenin kıyısında bekliyordu beni. Sonra bir kayığa bindik gölün karşısından. Bu anı paylaşacağımız ne kadar insan varsa oracıkta bekleyen, kayık onlara doğru yüzdü berrak suyun üzerinde. Mevsimlerden sonbahardı ve benim uzun güzel saçlarım vardı. Su, eylül ağaçlarının rengini kıskanıp turkuaza dönmüş ve gökyüzü tüm maviliğiyle akşamüstü esintisini taşımıştı sevdiğim her bir yüze. Benim bütün sevgimle gece boyu okşadı rüzgar o insanları.
Sevginin gücüBir kayıkhanenin kıyısında bekliyordu beni. Sonra bir kayığa bindik gölün karşısından. Bu anı paylaşacağımız ne kadar insan varsa oracıkta bekleyen, kayık onlara doğru yüzdü berrak suyun üzerinde. Mevsimlerden sonbahardı ve benim uzun güzel saçlarım vardı. Su, eylül ağaçlarının rengini kıskanıp turkuaza dönmüş ve gökyüzü tüm maviliğiyle akşamüstü esintisini taşımıştı sevdiğim her bir yüze. Benim bütün sevgimle gece boyu okşadı rüzgar o insanları.
Ben sevgiyi her şeyin üstünde tuttum sanırım bunca zaman. Sonu gelmez romantik olarak da ölümü bekliyordum kendi köşemde. Sonra tamam dedi hayat, işte sıran. Sahne sırası bendeydi.
Bir gece rüyamdan uyandım o kayıkhaneden hiç kopmak istemecesine. Evet, bu güzel an, sadece bir rüyaydı. Kayıkhanede yolun sonunda beni güzel gülüşüyle bekleyen o güzel adam ise; baktım, hala sol yanımda duruyordu. Bir gece öncesinde kalbimi kırışını ve bunu göremeyişini anımsadım. Yollar boyu uzayan kırgınlığımı bir durup uzaktan izledim. Baktım, unutmuşum aslında tüm detaylarını. Sevgim kalmış içimde, aşk demeye dilim varmaz. Onu ne çok sevdiğimi düşündüm. İçimden sürekli ismini tekrarladığımı, bir çocuğun gözleriyle ona baktığımı ve tüm gülüşlerimin gerçekolduğunu…
Bunları ona hiç söylemedim.
Ben beni sevgisinde boğacak bir adam bekledim hep ve bu işkenceyi bir ömür bileğimde taşımak.
Rüyalar gerçek olsaBir gece rüyamdan uyandım o kayıkhaneden hiç kopmak istemecesine. Evet, bu güzel an, sadece bir rüyaydı. Kayıkhanede yolun sonunda beni güzel gülüşüyle bekleyen o güzel adam ise; baktım, hala sol yanımda duruyordu. Bir gece öncesinde kalbimi kırışını ve bunu göremeyişini anımsadım. Yollar boyu uzayan kırgınlığımı bir durup uzaktan izledim. Baktım, unutmuşum aslında tüm detaylarını. Sevgim kalmış içimde, aşk demeye dilim varmaz. Onu ne çok sevdiğimi düşündüm. İçimden sürekli ismini tekrarladığımı, bir çocuğun gözleriyle ona baktığımı ve tüm gülüşlerimin gerçekolduğunu…
Bunları ona hiç söylemedim.
Ben beni sevgisinde boğacak bir adam bekledim hep ve bu işkenceyi bir ömür bileğimde taşımak.
Bir kız sevdiği adamla rüyasında evlendiğini görürse, olurmuş işte o rüya. Bir gün kayıkhanede yolun sonunda onun olacağını biliyorum artık. Bu gerçek bir aşksa ve nasıl aniden girdiyse ruhuma, can bulacak tüm gözlerde o kayıkhanede.
Biliyorum o beni hep kıracak ve neye kırıldığımı bile anlamayacak. Bu küçük prens, rüyalarıma girip bana kendini affettirecek.
Biliyorum o beni hep kıracak ve neye kırıldığımı bile anlamayacak. Bu küçük prens, rüyalarıma girip bana kendini affettirecek.
Gülüşümün ardına sakladım onunla tanıştığım anı ve artık oradan bakıyorum hayata. Sıradan bir yer ve her zamanki insanlarla otururken gördüm onu. Aslında gördü beni. Farklı masalardan ne kadar izledik birbirimizi, hangi ara söyledik isimlerimizi hatırlamıyorum. Bildiğim sabaha kadar İstiklal'de el ele yürüdüğümüz ve yeniden doğduğumuzdu.
Tanıştığımızda yazdı, mevsimler değişti. O kalbimi kırdı. Ben rüyalar gördüm. Her zaman bildim ki, aslında beni hep çok sevdi. Şimdi ne kadar zamandır hayatımda, o güzel beynim bunu hesaplayamıyor bile. Aşkın bir zamanı yokmuş, bugünlerde anladığım bu yaşamaktan.
Aşk, zaman boşluğunda birinin sol yanına tutunup gezinmekmiş. Kendime cam kenarı bir güzel yer buldum ki, bir ömür seyahat edebilirim. Bunlar tek taraflı cümleler elbet. Ama hissettiriyorsa, hissediyordur; değil mi?
Bu bir manifesto; aşk manifestosu. Belki de bir rüyadan ibaret.
Yine de sadece varlığını hissetmek için uyumaya değmez mi?
Damla Karakuş
Tanıştığımızda yazdı, mevsimler değişti. O kalbimi kırdı. Ben rüyalar gördüm. Her zaman bildim ki, aslında beni hep çok sevdi. Şimdi ne kadar zamandır hayatımda, o güzel beynim bunu hesaplayamıyor bile. Aşkın bir zamanı yokmuş, bugünlerde anladığım bu yaşamaktan.
Aşk, zaman boşluğunda birinin sol yanına tutunup gezinmekmiş. Kendime cam kenarı bir güzel yer buldum ki, bir ömür seyahat edebilirim. Bunlar tek taraflı cümleler elbet. Ama hissettiriyorsa, hissediyordur; değil mi?
Bu bir manifesto; aşk manifestosu. Belki de bir rüyadan ibaret.
Yine de sadece varlığını hissetmek için uyumaya değmez mi?
Damla Karakuş