Aşure Günümüz Mübarek olsun

[Zinet]

Hiç ‘nohut, kuru fasulye, üzüm, buğday, pirinç, şeker bir araya gelse ne de güzel bir tatlı olur’ diye düşünür müydünüz? Ben düşünmezdim. Hatta ‘tatlının içinde kuru fasulyenin, nohudun ne işi var?’ bile diyebilirdim. Ve böyle diyerek, aşurenin tarifsiz lezzetinden mahrum kalırdım. Hayat da biraz böyle galiba… Nohutlar, kuru fasulyeler var etrafımızda. Gaz yapıyorlar bize, şişkinlik veriyorlar. Onlarla birlikte olunca ‘off şiştim’ diyesimiz geliyor, daralıyoruz, bunalıyoruz. Soda içip, bünyemizden atmak için uğraşıyoruz. Sonra buğdaylar var. Suyla yan yana gelince kasım kasım kasılan, şişim şişim şişinenler. Her şeyin en iyisini bilen, her işi en iyi yapan, kendine toz kondurmayıp, üstümüzü başımızı toza bulayanlar var. Bir de pirinçler var. Nasıl da cömert ve bereketliler. Ellerinin değdiği yere bereketli sevinçler taşıyorlar. Ve üzümler, kayısılar, incirler… Hayata güzel bir tat emanet eden insanlar. Onlardan da var hayatın içinde…
Hani bir söz var ya ‘biz birlikte güzeliz’ diye… Bence de öyle. Hatta biz birlikte ‘aşureyiz’ Tatlı gibiyiz. Nohuttan da öğreniyoruz, fasulyeden de, buğdaydan da… Birini çıkartsak hayatımızdan tatlımız eksik kalıyor, tadı bozuluyor. Ölçüye uyarsak, hayat yolculuğumuz tam kıvamında oluyor

Aşure günümüz mübarek olsun