Kutup Ayıları 80 Yıl İçerisinde Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya Kalacak

BaRoN

Mevsim.Org Doğru Adrestesiniz
Yönetici
Katılım
2 Haz 2019
Mesajlar
3,417
Tepkime puanı
6,365
Puanları
113
Yaş
48
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
kutupayısı.jpg

Yapılan yeni bir araştırmaya göre kutup ayıları, iklim değişikliği nedeniyle bu yüzyılın sonuna kadar yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. Araştırmacılar, sera gazı emisyonları daha ılımlı bir şekilde artmaya devam etse bile en güneydeki bazı türlerin yok olacağını belirtiyor.

Yapılan yeni bir araştırma, kutup ayılarının iklim değişikliği nedeniyle bu yüzyılın sonuna kadar yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını ortaya koydu. Sonuçları Nature Climate Change dergisinde yayınlanan araştırmada, dünyanın en soğuk bölgelerine dağılmış birkaç alt popülasyon hariç tüm kutup ayılarının yaklaşık 80 yıl içerisinde yok olabileceğinden bahsediliyor.
Her biri yaklaşık 800 kilogram ağırlığında olan kutup ayıları, hayatta kalabilmek için buzulları kırarak fok balıklarını avlıyor. Ancak araştırmaya göre iklim değişikliği nedeniyle deniz buzları hızla eriyor ve dolayısıyla kutup ayılarının üzerinde durup avlanabileceği alanlar giderek daralıyor. Yiyecek bulmakta zorlanan kutup ayılarının zorlu kış aylarına dayanması ise giderek daha zor bir hâl alıyor.
Kutup ayıları için aç geçirilen süre her geçen gün artıyor
Colorado Boulder Üniversitesi'ne bağlı Ulusal Kar ve Buz Veri Merkezi verilerine göre, Arktik Okyanusu'nda 1970'lerden bu yana her on yılda bir %13 oranında buz eridi. Eriyen buzullar nedeniyle ayıların fok balığı avlayabilecekleri zaman dilimi giderek daralırken, gözlemlenen 13 kutup ayısı türünden 12'sinin önümüzdeki 80 yılda yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalması bekleniyor.

Araştırmada görev alan bilim insanlarından Steven Amstrup, ayılar için buz yeniden donana ve yeniden avlanmaya başlayana kadar aç geçirilen zamanın her geçen gün uzadığına dikkat çekti. New York Times'ın haberine göre, biri kuzeydoğu Alaska kıyılarında, diğeri Kanada'daki Hudson Körfezi'nde olmak üzere en az iki kutup ayısı popülasyonu deniz buzunun erimesinden zaten etkilendi.
 

lalala

Moderator
Moderator
Katılım
9 May 2019
Mesajlar
833
Tepkime puanı
877
Puanları
0
Yaş
35
Cinsiyet
Kadın
Sayemizde oluşan küresel ısınmayla birlikte, yiyecek bulamadığı için şehirlere inen ayıların sayısında da ciddi bir artış gözlemlenirken, ayıların eskisi gibi avlanıp kendilerini doyurabilme ihtimali de azalmış durumda. İşin daha da kötü yanı, kutup ayılarının kendi türlerini yemeye başlayacak kadar çaresiz bir durumda olması..Kimi kendi yavrularını yerken, kimi de diğer kutup ayılarından zayıf olanını öldürüyor ve bu şekilde hayatta kalmaya çalışıyor.
 

Charismax

Well-known member
Kullanıcı
Katılım
16 Tem 2020
Mesajlar
192
Tepkime puanı
437
Puanları
63
Yaş
35
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
Küresel ısınma insanların işi diyorlarda alakası yok.. kuranı kerimde bunları alamet olarak bildirmiş zaten.. biz işin bilimsel tarafındayız.. hiç birşey yapmasak bilim derki insan çok fazla aldıgımız nefesler atmosferi deliyor der.. ozon tabakası deliğide koca bir yalan.. küçüklükten beri bunu böyle biliriz.. o ozon tabakası incelemesi o delik varken farkedildi zaten. yok olan birşeyi var oldu gördük denmedi. Bu bilimin kaynagı abd'den nasadan geldikce her sene değişkenliğini görürsünüz.. ben bu küresel ısınmanın teorilerine inanmıyorum.. mevsimlerin değişmesi ezelden beri vardı.. bundan 300 sene önce nükleermi vardı radyasyonmu vardı . Ozamanlarda mevsimler değişiyordu saçmalık
 

lalala

Moderator
Moderator
Katılım
9 May 2019
Mesajlar
833
Tepkime puanı
877
Puanları
0
Yaş
35
Cinsiyet
Kadın
Haklısınız..Fakat, Kuran'ı Kerimin bildirdiği alametlere bizler büyük ölçüde etken oluyoruz.Son dönemlerde fosil yakıtların yakılması, ormansızlaşma (son günlerdeki orman yangınlarını hatırlatırım) hızlı nüfus artışı ve toplumlardaki tüketim eğiliminin artması gibi nedenlerle karbondioksit, metan vb gazların atmosferdeki yığılması artış gösterdi. Artan dünya nüfusu, kentleşme ve hızlı sanayileşmeyle birlikte atmosfer içerisinde büyük miktarlarda artış gösteren sera gazları, küresel ısınmanın doğal sürecinin olumsuz yönde etkilemiş ve bu süreci hızlandırmıştır Otomobiller ki artık her ailede ortalama 2 otomobil bulunmakta ve fabrikaların gaz yayılımı da en büyük etkilerden biridir.
 

Charismax

Well-known member
Kullanıcı
Katılım
16 Tem 2020
Mesajlar
192
Tepkime puanı
437
Puanları
63
Yaş
35
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
Haklısınız..Fakat, Kuran'ı Kerimin bildirdiği alametlere bizler büyük ölçüde etken oluyoruz.Son dönemlerde fosil yakıtların yakılması, ormansızlaşma (son günlerdeki orman yangınlarını hatırlatırım) hızlı nüfus artışı ve toplumlardaki tüketim eğiliminin artması gibi nedenlerle karbondioksit, metan vb gazların atmosferdeki yığılması artış gösterdi. Artan dünya nüfusu, kentleşme ve hızlı sanayileşmeyle birlikte atmosfer içerisinde büyük miktarlarda artış gösteren sera gazları, küresel ısınmanın doğal sürecinin olumsuz yönde etkilemiş ve bu süreci hızlandırmıştır Otomobiller ki artık her ailede ortalama 2 otomobil bulunmakta ve fabrikaların gaz yayılımı da en büyük etkilerden biridir.
Tamam bu etkenler'de alamet dahilinde :) yani zaten olması gerekenleri yaşadığımız için buna alamet diyoruz.. insanların çoğalacagını belirtiyor ormanların azalacagını belirtiyor.. insan oğlunun eliyle düzenin bozulacagıda alametlerde yer alıyor.. ama nüfusun belli bir zaman azalacagıda yer alıyor mesela biz hangi aşamadayız bilmiyoruz tabikide. Gerçi bu konu bilimden ayrı olarak din'e giriyor bilim ile din ayrı tutmuyorum ama birleştirincede çelişkiler ortaya çıkıyor..şimdi diyeceklerki. Allah bunları planlı yazdıysa bizim iradeniz nerede. Bizim irademiz yazılmışın içinde sabırı nefsi korumak. Bunu anlayamadığın zaman daha çok çelişiyor insan mesela..
Neyse kutup ayılarını severim hiç dokunmadım ama kafalarına sarılıp uyumak iyi olurdu herhalde :D
 

lalala

Moderator
Moderator
Katılım
9 May 2019
Mesajlar
833
Tepkime puanı
877
Puanları
0
Yaş
35
Cinsiyet
Kadın
Yine haklısınız, fakat , Allah’ın takdiri, kulun tedbiri bu işte..Eğer bizler, rotası çizilmiş bir varlıksak, iradenin olması, ve aklımızın da bulunmasıyla ,sorumluluğu olmayan varlıklar gibi, hareket edemeyiz.İnsanın gayesi Allah tarafından tespit edilmiş olmasına rağmen, bu hedefin gerçekleştirilmesini Allah, insana bırakmıştır. İnsan, akIı, iradesi ve tecrübesi ile bu gayeyi gerçekleştirebilecek imkana sahiptir, gerçekleştirip gerçekleştirmemekte serbest bırakılmıştır . Dolayısıyla sorumlu davranıp, sera etkisi yaratacak eylemlerde daha az bulunursak, ısınmayı ve mevsim değişikliğini , hiç olmazsa geciktirmiş oluruz. Ayrıca, ayı ile uyumayı da hiç tercih etmiyorum . :)
 

Charismax

Well-known member
Kullanıcı
Katılım
16 Tem 2020
Mesajlar
192
Tepkime puanı
437
Puanları
63
Yaş
35
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
Nasılki ölüm er yada geç çatacak .
Buda öyle birşey ne bir an gecikme nede ileri alması yok :D o dediğiniz insanın yaşam biçimindeki değişiklikşeri
 

Fineas

Epik
Kullanıcı
Katılım
14 Mar 2018
Mesajlar
4,287
Tepkime puanı
4,885
Puanları
0
Konum
İzmir
Cinsiyet
Erkek
tartısmanızı okumadım ama soyle dıyım bılım ıle dın ters dusmez bılım tanrının yaratma yontemlerını anlamamıza yol acar bılım ınsanları dıne ters dussede aslında bılım dın ıcın cok olumlu bırseydır.Kuranda hep aklımzıı kullanmamız ogutlenıyor buda bılımle ılımle olur hem dını ılımler hem fennı ılımlerle .kuresel ısınmayada ınsanların sebep olması alamet olmasına engel degıl ısın genelıne bakıcan alamet gerceklesmısse kuresel ısınma olacak felan dıyorsa detayı onemlı degıl alamet gerceklesmıstır. Kuresel ısınmayada yuzde seksen ınsanlar sebep olmustur. Ben kursel ısınma dıye alamet okumadım ama mesela zamanın kısalması bı alemettır o da atmosferde bı tabakanın ıncelmesı nedenıyle oldugunu okumustum bı yerde.Bıde soyle bısı demek ısterım madde ve enerjıden once zaman yoktur der bılımde cunku madde ve enerjıden once karanlık vardı tanrı vardı tanrı ısık olsun dedı ve ısık oldu boylece tanrı ısıgın ıyı bırsey oldugunu gordu der eskı ahıtte bızım dınımızdede hadıslerde bu dogrulanmıstır herseyden once karanlık ve tanrı vardı, eger evren herseyı yaratmıssa dusunceyı nasıl yarattı bence dusunce evrenı yarattı o dusuncede tanrının dusuncesıdır.
 

Charismax

Well-known member
Kullanıcı
Katılım
16 Tem 2020
Mesajlar
192
Tepkime puanı
437
Puanları
63
Yaş
35
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
tartısmanızı okumadım ama soyle dıyım bılım ıle dın ters dusmez bılım tanrının yaratma yontemlerını anlamamıza yol acar bılım ınsanları dıne ters dussede aslında bılım dın ıcın cok olumlu bırseydır.Kuranda hep aklımzıı kullanmamız ogutlenıyor buda bılımle ılımle olur hem dını ılımler hem fennı ılımlerle .kuresel ısınmayada ınsanların sebep olması alamet olmasına engel degıl ısın genelıne bakıcan alamet gerceklesmısse kuresel ısınma olacak felan dıyorsa detayı onemlı degıl alamet gerceklesmıstır. Kuresel ısınmayada yuzde seksen ınsanlar sebep olmustur. Ben kursel ısınma dıye alamet okumadım ama mesela zamanın kısalması bı alemettır o da atmosferde bı tabakanın ıncelmesı nedenıyle oldugunu okumustum bı yerde.Bıde soyle bısı demek ısterım madde ve enerjıden once zaman yoktur der bılımde cunku madde ve enerjıden once karanlık vardı tanrı vardı tanrı ısık olsun dedı ve ısık oldu boylece tanrı ısıgın ıyı bırsey oldugunu gordu der eskı ahıtte bızım dınımızdede hadıslerde bu dogrulanmıstır herseyden once karanlık ve tanrı vardı, eger evren herseyı yaratmıssa dusunceyı nasıl yarattı bence dusunce evrenı yarattı o dusuncede tanrının dusuncesıdır.
Son mesajım uzun yazmıştım eksik gitti gece :) tartışmadan ziyade aslında mantıklı şeyler diyoruz ikimizde üçümüzde hemen hemen aynı anlama aynı kapıya çıkan şeylerden bahsediyoruz. Sadece anlatım olarak biraz farklıyız sanırım.. ben bilimin bilinçli olarak kurana veya dine ters düştüğünü demek istemedim. Demek istediğim şey kuranda belirtipde yani var olan bir bilgiyi maddeleştirip ıspatlandırıp yeni bir buluş gibi bilimin bunu üzerine alması.. buda insanların hoşuna gittiğinden diyorlarki kuran demiş ama bak bilim bunu buldu diyip yüceltiyorlar olay bu :D
 
Üst
Alt